ADALET Bakanı Yılmaz Tunç, “İnşallah Türk Asrında demokratik, katılımcı, çoğulcu, sivil bir anayasayı ’82 Anayasası’ değil, ‘2023 Anayasası’ şeklinde milletimizin onayına sunabileceğiz” dedi. Burada partilerimize büyük görev düşüyor. Umarım bu sorumluluk tüm taraflarca paylaşılır”Siyasi partiler Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) uzlaşıya varırlar. Burada kim uzlaşmaya yaklaşırsa milletimiz onu takdir edecektir” dedi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Ankara 2 Nolu Baro’nun Ankara Ticaret Odası (ATO) Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlediği ‘Arabuluculukta Güncel Alanlar’ sempozyumunun kapanışına katıldı. Burada konuşan Bakan Tunç, hükümet olarak yıllardır yargılamada büyük reformlar yaptıklarını belirterek, “Bakanlığımızın ve TBMM’nin yasal düzenlemeleriyle hayata geçirilen birçok uygulama var. Bunlardan biri ‘e-yargılama’. Burada da dirençle karşılaştık. ‘Elektronik duruşma’.” ‘Tamam mı?’ Söylendi. Pandemi döneminde uyguladığımız bir uygulamaydı ama devam ediyor. Avukatlarımızın e-duruşmadan memnun olduğunu görüyoruz. Elektronik tebligattan Ulusal Yargı Ağı Bilgi Sistemi (UYAP) entegrasyonuna kadar birçok uygulama hayata geçirildi. Özellikle UYAP’ın diğer kurumlarla entegrasyonu “Yargıya hız verilmesi açısından önemli bir yenilik oldu. Yani önümüzdeki dönemde teknolojinin tüm imkanlarını yargının ve avukatlarımızın hizmetine sunmak istiyoruz. Bunlar Yargıyı da hızlandıracak önemli konulardır. İnşallah önümüzdeki dönemde özellikle bilişim teknolojilerini ve yapay zekayı yeniden yargının hizmetine sunacağız” dedi.
‘Avukatlık Kanununu Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin onayına sunacağız’
Bakan Yılmaz Tunç, düzenleme gerektiren en önemli konulardan birinin ‘Avukatlık Kanunu’ olduğunu, geçen yıl kurulan Bilim Komisyonu ile bu konuyla ilgili çalışmalara başlandığını hatırlatarak, “Tabii ki avukatların da görüşlerini almak önemli. Avukatlarımız ve barolarımız burada. TBMM’nin iş birliğiyle yeni Avukatlık Kanunu’nu hazırladık.” Sizlerden aldığımız görüşler doğrultusunda Bakanlığımız Mevzuat Genel Müdürlüğü’nün bu çalışmaları sonuçlandırmasının ardından görüşümüzü TBMM’ye, Cumhur İttifakı’na ve diğer muhalefet partilerine sunacağız ve avukatlarımızın kabul edebileceği bir Avukatlık Kanunu önerisinde bulunacağız. ve bu onların sorunlarını analiz etmede faydalı olacaktır. “Bunu açığa çıkarmak mümkün olabilir” dedi.
Geçmişte yapılan değişikliklerle anayasayı daha demokratik hale getirmeye çalıştıklarını belirten Tunç, artık yeni bir anayasa yapılması gerektiğini belirterek, “Bu anayasa, hazırlanan metni bile beğenmeyen darbecilerin oluşturduğu bir kurucu meclistir. Bilim konseyi tarafından onaylandı ve değişiklikler yapıldı. Dolayısıyla bunu yapanların bakış açısına göre bile ilişkimiz anayasanın değişmesi gerektiği yönünde.” İnşallah Türk Yüzyılında demokratik, katılımcı, çoğulcu, sivil bir anayasayı ’82 Anayasası’ değil, ‘2023 Anayasası’ şeklinde milletimizin onayına sunabileceğiz. Burada partilerimize büyük sorumluluklar düşüyor. Umarım Türkiye’deki tüm siyasi partiler bu sorumluluğu üstlenirler. “Büyük Millet Meclisi’nde uzlaşmaya varılmasıyla bu gerçekleşecektir. Burada kim uzlaşmaya yaklaşırsa milletimiz onu takdir edecektir. İnşallah milletimize olan borcumuzu yerine getireceğiz ve Türk Yüzyılını demokratik bir şekilde sürdüreceğiz. “dedi.
‘ARABULUCULUKTA ÇÖZÜM ORANI YÜZDE 70’
Arabuluculuk uygulamasının devam ettiğini belirten Tunç, 2013 yılından bu yana arabuluculuğa gönderilen dosyalar hakkında bilgi vererek sözlerine şöyle devam etti: “2013 yılından bu yana arabulucuya toplam 4 milyon 667 bin 454 belge gönderildi. Bu belgelerin 3 milyon 37 bin 865’i Anlaşmayla sonuçlandı. Oran yüzde 70. İsteğe bağlı arabuluculukta başarı oranı yüzde 99’a ulaşıyor. Ancak zorunlu arabuluculukta bu oran yüzde 49. Bu bile değerli bir rakam. Dava yükünün hafifletilmesi açısından 3 milyon 37 tarafların daha hızlı, daha ucuz, daha barışçıl, hakkaniyete uygun ve dostane bir çözüme ulaşmasını sağlayarak, “1.865 belgenin yargıya sunulmadan önce arabuluculuk yoluyla kesinleşmesi çok önemli.”
‘YENİ ANKARA ADALET Divanını YARGI DÜNYAMIZA KAZANDIRACAĞIZ’
Yeni adliye binasının Ankara için önemli bir ihtiyaç olduğunu belirten Tunç, “Şu anda deprem bölgesinde yıkılan 15 adliye binamız var. Doğal önceliğimiz deprem bölgesi. Deprem bölgesindeki adliye personellerimizi yerlerine geri döndürmemiz lazım. Bir an önce duruşmanın konteynerde yapılması kabul edilebilir bir konu değil. Ankara Adliyesi’ni yaparken elbette unutmayacağız. Sayın Cumhurbaşkanımızla bu konuyu görüştük. İhale sürecini başlatacağımızın sözünü verdiler. İhale hazırlık çalışmalarımız sona erdi. Projemiz ve yerimiz hazır. Yenimahalle’de 320 bin metrekare arsa üzerinde 625 bin metrekare kapalı alan “İnşallah Ankara’da geniş bir alana sahip adliyelerimizi de kazandıracağız. alan, modern ve yargıya yakışan Ankara Adalet Sarayı ile tek çatı altında yargı dünyasına taşınıyor. İhale gününün müjdesini de önümüzdeki günlerde vereceğiz” dedi.
